1 MAY

1 Mayıs İşçi Bayramı, işçi ve emekçiler tarafından dünya çapında kutlanan, birlik, dayanışma ve haksızlıklarla mücadele günü. Dünya üzerindeki pek çok ülkede, resmî tatil olarak kabul edilmekte. Türkiye'de  ilk kez 1923'te resmî olarak kutlanmıştır. Ve nasıl kutlandığını-kutlanamadığını biliyosunuz... 

Geçen sene şubatta Cuba'ya gittiğim de devrim meydanını gezerken kutlamalar burda yapılıyo dendiğin de, waaay olmuştum... Koskocaman alan, bizim taksimden 10 tane alır içine... Nasıl kutluyolar, neler yapıyolar acaba...

Birde hep memlekette duyduğum bi geyik vardı, 1 Mayıs Cuba'da kutlanmalı...

İçime geldi bi merak oturdu...

Leeyn gittik amma yanlış zamanda gittik... 1 Mayısta Cuba'yı deneyimlemek vardı diye diye gittim gördüm efendim...

Şincik bizler alışmışız bi kargaşaya-olaya... 1 Mayıs günü bırak Taksim'e çıkmayı evden bile dışarıya çıkmadığımızdan, bünyelerimiz bi tuhaf oldu... Bi olay, bi darp, bi gaz, bi su, bi cop-kop bekledik! :pppp

Bizim ofis Taksim'de olduğundan editörümüz yakın geçmişte 1 Mayıs günü işe gelirken gözaltına alınmıştı!!! 

Teşvikiye'deki evimde biber gazı yemiş insanım ayoool!!! Gözlerim yanmadan, Taksim'den uzakta otursam da sımsıkı kapalı pencere-kapılara alışığım ben. Ne öyle el kol sallayarak dolanmak... 23 Nisan geçit töreni keyfinde yürümek...

Cooop yok mu cooop??? Onun yerine rom ve salsa var!!! :)))))

30 Nisan gecesi bizi uyardılar... Yürüyüş erken başlıyor o yüzden erkenden uyanıp otobüsümüze bineceğiz ve araçların girmesine izin verilen meydana en yakın yerde park edip yürüyüşe katılacağız diye... Yandaki fotoğraf otobüsten inip meydana yürürken...

O la la... 

Gruptaki herkes 1 Mayıs sabahı Che kostümüne sahipti! Che şapkası, Che t-shirtü... 

Merak etmeden duramadım, sevgili Fidel dünyayı geç kendi ülkesinde bile bir şekilde 2. sıraya düşüyordu ilgi anlamında... Acaba kıskanıyormuydu? ya da bozuluyormuydu? Adam hem çok yakışıklı hem çok karizmatikti hem de devrimi o başlatmamış olsa da o alıp götürüyordu... 

Walla bu soruyu Fidel'e yöneltmek sonra da Cuba'nın mapuslarında çürümeyi göze almak ancak benim gibi bi çılgından çıkabilecek bi fikir... :)))

Neyse efem, yürüyüşümüze geçelim... 8-8.30 gibi otobüsümüzden indik ve meydana yürüyen gruplarla buluştuk... 

Çok kalabalık olacağından bir birimizi kaybetmemek için WTS'nin yetkilisi Barış Bey Türk bayrağı ile önlem aldı... Bayrağı başımın üstünde taşıyacağım ve onu takip edin dedi... Bir şekilde kaybolursanız otobüsün yerini bulabilirseniz otobüse gelin, bulamazsanız yürüyüşten sonra öğlen yemeği için gideceğimiz Floridita'ya gelin... 

Büyük çantalarımızı otobüste bırakıp telefon, üç-beş kuruş para ve fotoğraf makinelerimizi alarak yürümeye başladık... Tarifi imkansız bir heyecan vardı hepimizde... Hep merak ettiğimiz bir şeyi deneyimliyorduk... Herkes eşine-dostuna telefon açıyor mutluluğunu paylaşıyordu... Hangi yöne bakacağımızı-neyin fotoğrafını çekeceğimizi şaşırdığımız, bir yandan da grubu kaybetmeme paniği yaşadığımız çok farklı mutluluk verici bir deneyimdi... :) 

Bu fotoğraf ilk günden... Ses sisteminin iptida iliğine bakarmısınız... Olsun anons yapıyor ya... Söylenenler duyuluyor ya... İşte Cuba'da bunu seviyorum... Sade basit, mutlu ve huzurlu ve amaç neyse olabiliyor... 

Ve korteje katılmaya hazırız! Heyecan dorukta... Bu grubun önünden yürümeye başladık... Basit ses sisteminden ara ara gelen söylemler bizleri daha çok heyecanlandırdı... Slogan atan yok, itişen-tepişen yok... Ellerinde pankartlar, bayraklar, flamalar insanlar yürüyorlar... Cop-mop-tartaklanma-pandik filan... yok muuuu...?  Yok walla... A-aaaaaa !!! :ppppp :)))))

Bu amca bişiler anlatıyordu ammee... İspanyolcamız yok o bakımdan... anlayamadık... Tüm yürüyüş boyunca bu panoyu taşıdı... 

İlerleyen dakikalarda bu pankartın anlamını çözeceğiz... 

Yaklaşıyoruz... Devlet erkanının önünden geçeceğiz... :)

Şeker kamışlarını almışlar gelmişler... Leeeyn bu 1 Mayıs denen şey aslında ne kadar eğlenceli bişiymiş ya... Söylemini-eleştirini sakin sakin yapıyosun... Bağırmadan çağırmadan, pankartınla, flamanla... 

Amcam yapmış maketi gelmiş... :)

Ne güzeller di mi? Hayat, gençlik, Cuba, idealler...

Nasıl güzel bir görüntüydü anlatamam... Bir yandan ezilmemeye çalış, diğer yandan grubu kaybetmemeye... Yok bi dahakine devlet erkanının ordan izlicem ki daha güzel fotolar çekebileyim... Boy yetmiyoo, geri geri yürürken anam düşücem paniği vs... :))) Bayraklar nasıl sade bi çubuğa takılı... Olsun... Amaç önemli olan...

Çok güzeldi... Ah fotoğraflarla olmuyooor, orda olmanız ve hissetmeniz-yaşamanız gerekiyor...

Give me 5 Obamaaa!!! Çak beşli demek dilmiş... Amerika'da tutuklu olan 5 Cuba'lıyı geri ver diyolarmış Oba amcaya... ;)))

Herşey 11 civarında bitti... Nassı yani olduk?????? Leeeyn 1 Mayıs için 2400 Avro ödedim beeeen!!! Buncacık şey için miiiiiii!!! Efendim Fidel hastalandığından beri çok coşkulu kutlamıyorlarmış 1 Mayısı... Saygılarından ötürü kısa kesiyorlarmış... Eskiden Habana'nın dışından gelen çok oluyormuş... Neredeyse bütün ülke Habana'ya akın ediyormuş... Ama şimdiler de adamcağız hastayken eğlenmek-coşkulu kutlamak olmaz diyip... Eyvallah da eee biz peki... :)))) Yanlış zamanda geldim yaaa... Seneler evvel gelecekmişim 1 Mayıs için beaaa!!! :)) Ama yinede deneyimlenmesi gerekir... Bizimkisi de nasıl bi kurguysa bütün gün yürüyeceğimizi sandık her hal!!! :)))))

Yürüyüş bitip geri dönerken... Bu arada baya bi yürümüşüz haaa... Kamyonlar temizlik ekipleri efem... Anında silip süpürmeye ve caddeyi yıkamaya başladılar! 

Grup kaybolmadan yürüdü... Dönerken bir kaç Türk gördük... Onlarda da bayrak vardı... Teee bilmem nerede insanın bayrağını görmesi çok hoş bi duygu... :) 

Cuba'lı amcaya birisi bayrağımızı vermiş!!! Öyle güzel sallıyordu ki onu!!! 

1 Mayıs Cuba'da farklı kutlanıyor... Bizim bildiğimiz gibi değil... Öğleden sonra partiler veriyor gençler... Bayramlarını-tatillerini yaşıyorlar... Hiç ufakta olsa olay görmedik... Yürürken Cubalılar arasında çıkan bi itiş-kakış vs... 23 Nisan yürüyüşlerimiz geldi aklıma... Her kes mutlu-neşeli... Ellerinde bayraklar-flamalar-pankartlar... Ses sistemi çok iyi olmadığı için koronun sesini çok iyi duyamadık... Devlet erkanının olduğu yerde kalabalık bir koro vardı... Kalabalıktan-grubu kaybetme korkusundan rahat rahat fotoğraf çekememek kötü oldu... Bir daha ki gidişte protokolde yer bulucam ve ordan izleyip fotoğraf çekicem... Bu arada dünya basını bizi pek bi sevdi grup olarak... Fotoğrafımızı çektiler hatta bir kamera bile çekti bizi... Hangi ülkenin televizyonuydu öğrenemedik... Otobüse dönerken Cuba bayrağına sarılı bendenizinde bir sürü fotoğrafı çekildi... Birilerinin albümünde-facebook sayfasındayım... Mukadderaaat ! :))))

Viva 1 May demek için adres Cuba... Gidin, görün, yaşayın, sonrasında içinizi kıpır kıpır eden latin ezgileriyle Mojitolarınızı yudumlayın! ;)